11 Haziran 2010 Cuma
Söz Market
söz der ki
“-Hiçbir başarı aynı değildir... Çünkü başarmanın ilk şartı, daha önce kullanılmamış yolu kullanmaktır...”
(...Biraz zorlama da olsa, özünde müthiş S.Ö.Z.’leri)
tuzaktan kumanda
(...KANAL D - Geniş Aile Diyalogları)
MÜRSEL: Siz kimi takip etmiştiniz?... Bana bak; tuttuğum yer hariç 40 cm cetvelim var, açarım takip mesafesini... Yürü git kız...
CEVAHİR: Emniyet güçlerimle göz altlarına sürme çektiririm ülen senin...
...
ZEKAİ: Saltuk, bu Hollanda çok serbest bir yermiş olum... Çimlere basıyorsun serbest, şoförle konuşuyorsun serbest... Göndermem yarimi öyle serbest yerlere...
...
KUNTER: Ben film indirmem orijinal alırım Zekai... Ailemiz bizi bandrollü yetiştirdi...
...
KOYU BİLAL: Ye ülen ye... Bu sefillere daha fazla bulaşık çıksın, en son da biz çıkalım sahneye “assadistler” olarak...
...
CEVAHİR: Bende para ne gezer az Ulvi?... Kapalı alanda sigara içsem, evime haciz gelir ülen...
Ayaküstü...
Valla an geçmiyor ki “Domuz Gribi” muhabbeti açılmasın...
Bunlar da o anlardan çıkardıklarımız;
...
-Hastalık ancak birine geçirince atlatılıyormuş...
“-Domuz gribini satan bilge...”
...
-Önce yıkılıyor gibi oldum ama şimdi çok şükür iyiyim...
“-Grip seni teğet geçti yani...”
...
-Deli dana, kuş gribi, kırımlı kene derken şimdi de domuz çıktı başımıza...
-Hee, yakında öküz nezlesi çıkacak... Hapşırana “Oha” diyeceğiz...
...
-Artık tokalaşmak, öpüşmek falan yasaklanmış...
-Sana ne, bayramda harçlık toplayan çocuklar düşünsün...
bizimkiler
Hasan Hocam; derbi maçından sonraki basın toplantısında sorularıyla Rijkaard’ı terletmiştir...
Toplantıyı televizyondan seyreden Ercan takılıyor;
-Hocam adam Barcelona’yı çalıştırmış, ondan iyi mi bileceksin?...
“-Öyle deme; iki soru sordum adam simsiyah oldu...”
temel’in yeri
Temel’le Fadime iki katlı dağ evinde yaşıyorlarmış...
Bir ara çok şiddetli yağmur yağmaya ve gök gürlemeye başlayınca Fadime çok korkmuş ve alt kattaki kocasına seslenmiş;
“-Temel, gök gürlüyor, hemen yukarı gel...”
Temel ise aşağıdan seslenmiş,
“-Gerek yok, ben buradan da duyayrum...”
hayata dair
-”Bu nasıl yapılır” daima yapabileceğine inanan kişilerin kapısını çalar...
-İnandığınız zaman aklınız, o şeyi yapmanın yollarını bulur...
-Kişi kendi düşüncelerinin ürünüdür... Onun için büyük düşünün...
-Sıradan bir insanın öne sürdüğü tüm bahaneler, başarılı insanlar tarafından da ileri sürülebilecekken, sürülmemiştir...
-Zekânızı yönlendiren düşünce, zekâ gücünüzün miktarından daha önemlidir...
-Vazgeçmemek, pes etmemek yapabilmenin yüzde 95’idir...
-Doğuştan varolan kabiliyetlerin miktarını artırmak konusunda çok fazla şey yapamayız, ancak sahip olduğumuz şeyleri kullanma biçimini elbette değiştirebiliriz...
-Beynini gerçekleri saklamak için bir depo olarak kullanacağına, onu düşünmek için kullanmaya çalış...
-Dünyanın bizim üstümüze koyduğu fiyat etiketi, bizim kendimize biçtiğimiz değerle neredeyse aynıdır...
-Zaferin karşılığını almak yerine, onu kazananlarla paylaşarak yatırım yap...
-İsmi doğru telaffuz et ve doğru yaz. Eğer tersi olursa, onun önemsiz birisi olduğuna inandığınızı düşünecektir...
(...David Joseph Schwart)
İğnelik
O BİR YILDIZ
Bir zamanlar Türkiye,
Kapalı bir kutuydu...
Muhtaçtı bir çiviye,
Şimdi yapıyor uydu!
‘Millî Şef’lik tabutluk,
‘Karaoğlan’ revirdi...
‘Bir Bilen’ çekti nutuk,
Lâf evirdi çevirdi!
Menderes’le açıldık,
Özal’la kazandık hız...
Süper güç olduk artık,
Recep Tayyip bir yıldız!..
Sefa Koyuncu
sefa.koyuncu@tg.com.tr
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder