11 Haziran 2010 Cuma
Söz Market
kadınlar & erkekler
(...Kızlar karşısındaki erkek halleri)
-Eğer bir gözünü kısıp, öbür gözünün kaşını kaldırıyorsa, çapkınlık yapmaya çalışıyordur... Hiç size göre değil...
-Dik dik gözünüzün içine bakıyorsa “benim ne harika biri olduğumu bir bilsen” bakışıdır bu; ya da ileri derece miyoptur, göremiyordur zavallı.
-Bazıları sizi iltifatlara boğar... Dikkat edin, abartıyorsa zaten bizim bir şey dememize gerek yok, siz de anladınız değil mi?...
-Size bakarak, yanındaki kızlara (nedense) biraz daha ilgili olmaya başlayanlar var, kahkahalar falan... “Bak görüyorsun ki onları çok mutlu ediyorum, seni de edebilirim” halleri... Kaçın...
-Bazıları da ne kadar kültürlü olduklarından yola çıkıp, etkilemeye çalışırlar... Bayıltırlar...
-Bir de maçolardan hoşlanıldığını sanıp, böyle şovlar yapanlar vardır. Ama onlar yalnız kazak giydikleri zaman “kazak”tırlar... Bu güzel yaz gününde çekilir mi canım?...
-Kendine fazla güvenenlere diyecek söz bile bulamıyorum... O edalar, havalar, jön görüntüleri... Ancak deterjan reklamlarında şansı olabilir böylelerinin...
-Üzerlerindeki her şeyin marka olduğunu bir şekilde söyleyenler de vardır... Aman çok etkileyici...
-Mal varlığı konusunda sizi gereksiz yere bilgilendirmeye çalışanlar da olabilir... Bu türlerin mallarından başka bir şeyleri de yoktur zaten... Hatta bazen o da yoktur...
-Hele esrarengiz görünmeye çalışanlara ne demeli?... Kendilerine gizli kapaklı işler çeviriyor izlenimi vermek için ne kadar da çok uğraşırlar...
-Erkeklerin yaptıkları-yapacakları bu bayat “kur”larla bir yere varılamayacağını anlamışsınızdır herhalde...
(...Emine Aslan’dan)
temel’in yeri
Uzun zamandır birbirlerini görmeyen Dursun ile Temel kahvede karşılaşmışlar...
Dursun başlamış anlatmaya;
“-Ula Temel artık yaşlandık... Ayaklarım, kollarım, başım... Anlayacağın her tarafım ağrıyor... Bu yaşlılık ne kötü bir şeydir... E sen nasılsın bakalım?...”
Temel cevap vermiş;
“-İyiyim iyiyim... Anamdan doğduğum ilk günkü gibiyim... Başımda saçım yok... Ağzımda dişim yok... Altıma yapıyorum haberim yok...”
tuzaktan kumanda
(...FLASH TV - Dest-i İzdivaç)
TELEFONDAKİ KADIN: Sen kaç yaşındasın?
STÜDYODAKİ KADIN: Kırk dokuz.
TELEFONDAKİ KADIN: Sen yaşlısın be abla, o adamı bana bırak.
YASEMİN BOZKURT: Sen gel hele buraya gel, ben adamı sana ayırdım.
itiraf reyonu
(...isim: ali taşdelen ...şehir: istanbul ...yaş: kırk dört)
Bilgisayarla yeni yeni haşır neşir olmaya başlayan küçük kızım, oynadığı oyun hata verip çıkamayınca, annesinin Ctrl-Alt-Delete tuşlarına basarak sorunu halledebileceğini söylemesi üzerine klavyedeki c-t-r-l ve d-l-t harflerinin bulunduğu bütün tuşlara basıp yine de başarılı olamadığını görüp, “Diğer harflere de basacak mıyım anne” diye seslenmiş... Saygılarımla...
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)
söz der ki
“-Kaybetmeyi göze almadığın hiçbir şeyi kazanamazsın...”
(...Sadece ve sadece müthiş S.Ö.Z.’leri)
hayata dair
Birçok insan matematiğin yasalarını bilir ve güzel sanatların çoğunda da beceri sahibidir...
Fakat çoğu insan hayatı yöneten yasalarla, yaşama sanatı denilen o güç sanat hakkında az şey bilir...
Bir insan bir uçak yapabilir ve onunla bütün dünyayı baştan başa dolaşabilir...
Fakat nasıl mutlu, başarılı ve memnun olacağını öğreten o basit sanatın tamamıyla cahilidir...
Sanatları öğrenirken listenin en başına yaşama sanatını koymayı unutma... (...Jean Jacques Rousseau)
bizimkiler
Serdar kola almak için büfeye iner...
O sırada alışveriş yapan adam, “Merhaba, nasılsın” diye hal hatır sorar...
“İyiyim abi sağol... Sen nasılsın” der...
Kıyafete bakılırsa adam kuryedir, “Nerdesin” diye devam eder...
“Spordayım hâlâ” der Serdar... Tipini pek hatırlamaz ama “Bizim kargoculardan biridir” diye düşünür...
Konuşma uzayacaktır ki; adam Serdar’a acır ve telefonu kemerinden, kulaklığı da telefondan çıkarıp devam eder...
İlk şaşkınlığı üzerinden atınca bir an önce oradan uzaklaşmak için siparişini verir;
“-Hasan Abi, bana iki kilo kola versene!..”
İğnelik
SEÇİM-GEÇİM
Açılımı durdurdu,
Baş muhâlefet güya...
Aklınca vole vurdu,
Tahvil edecek oya!
Uyandı artık millet,
Belirledi yönünü...
Çözümsüzlükten medet,
Uman görür gününü!
Herkesin derdi geçim,
Sense seçim diyedur...
Zamânındaki seçim,
Erkenden iyi olur!..
> Sefa Koyuncu
sefa.koyuncu@tg.com.tr
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder