27 Kasım 2010 Cumartesi

Söz Market

(...”08, 18, 28, 38, 48 yaşlarında kadın halleri”)

-08 yaşında onu yemeğe çıkarıp bir masal anlatırsınız...
...
-18 yaşında bir masal anlatıp onu yemeğe çıkarırsınız...
...
-28 yaşında yemeğe çıkarmak için herhangi bir masal anlatmanıza gerek yoktur...
...
-38 yaşında o size bir masal anlatıp yemeğe çıkarır...
...
-48 yaşında ona sonu gelmeyen hayli uzun bir masal anlatıp yemeğe çıkmaktan sıyırırsınız...


itiraf reyonu
(...isim: m.m. şehir: istanbul ...yaş: yirmi dört)
Başkası anlatsa inanmazdım ama kulaklarımla duydum...
Avcılar’da yürüyorum, hafif yoğunlukta akan trafikte trafik polisi, arabalarından yüksek sesle müzik dinmeyen gençlere anons yapıyor;
“-Gençler şarkının sesini kısın...” Haliylegençler duymaz;
“-Golf kıs şu müziği... 55 77 Golf kıs müziiğiii...”
Şaşıran çocuklar ekip otosu aramaya başlar kısmadan önce...
Son nokta;
“-Golf... Ya kıs, ya da adam gibi bir şarkı aç...”

(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)


hayata dair
10 yıl önce, şansı araştırmaya başladım... Neden bazı insanların hep doğru zamanda doğru yerde olduğunu, diğerlerinin ise sürekli olarak şanssızlıklarla boğuştuğunu merak ediyordum...
Yüzlerce sıra dışı erkek ve kadın, araştırmam için gönüllü oldu...
Yıllar boyunca, onlarla söyleşiler yaptım; hayatlarını gözlemledim ve deneylere katılmalarını sağladım.
Sonuçlar gösteriyor ki insanlar, neden şanslı ya da şanssız olduklarını tam olarak bilemeseler de düşünceleri ve davranışları, bu durumu büyük ölçüde açıklıyor...
...
Şanssız insanlar, genel olarak şanslı insanlardan daha gergindirler...
Bu endişeli ruh hali, beklenmeyeni fark etme yeteneklerine zarar verir...
Sonuç olarak, fırsatları kaçırırlar; çünkü başka bir şeyi aramaya aşırı odaklanmışlardır...
Partilere, mükemmel eşlerini bulma düşüncesiyle giderler; bu yüzden de iyi arkadaşlar edinme fırsatlarını kaçırırlar...
Belli iş ilanlarını bulmaya kararlı bir biçimde gazeteleri incelerler ve diğer iş imkanlarını kaçırırlar...
...
Şanslı insanlar, daha rahat ve açıktırlar... Dolayısıyla, yalnızca aradıklarını değil, orada ne olduğunu da görürler.
Şanslı insanlar, dört ilke sayesinde şanslarını artırırlar...
Şans fırsatlarını ortaya çıkarma ve fark etme konusunda beceriklidirler; sezgilerini dinleyerek şanslı kararlar verebilirler; olumlu beklentiler sayesinde doğru çıkan tahminlerde bulunurlar ve şanssızlığı şansa dönüştüren esnek bir yaklaşım benimserler.
(...Richard Wiseman)


temel’in yeri
Hastalığından evhamlanan Temel, tahlil için doktora iki litre idrar götürmüş...
Doktor çok olmasına rağmen idrarı almış...
Aradan iki gün geçmiş, Temel neticeyi almaya gitmiş...
Doktor demiş ki, “Sonuçlar olumlu, hiçbir probleminiz yok”...
Temel hemen telefona sarılmış ve Fadime’ye müjdeyi vermiş;
“-Karıcığım; sen, ben, dört çocuğumuz, annen, baban, hepimiz sıhhatteymişiz...”

bizimkiler
> Yıllardır damsız girilmeyen mekanlara girmek için bodyguardları ikna etmeye çalışan iki genç, AB müzakerelerinde Türkiye’yi temsil edecek...
> Ölümünün ardından beşinci solo albümünü çıkaran Ahmet Kaya, Anadolu turnesi için start verdi...
> “Ertuğrul Sağlam’dan çarpıcı açıklama: İstediğiniz Anadolu takımını şampiyon yapayım ama ne olur beni bir daha Avrupa’ya göndermeyin...”
> Fenerbahçe yönetimi bugün öğle yapacağı basın toplantısıyla Alex’in kaç Hagi ettiğini açıklayacak...


söz der ki
“-Kaybettiğini kabul edenin kazandığı tek yer evlilik müessesesidir...”
(...’He de geç içerikli müthiş S.Ö.Z.leri...)


tuzaktan kumanda
(...TV 8 / Bay Tahmin)
SEYİRCİ: Murat Abi handikaplı 4 maç oynadım tutturamadım?...
MURAT ÖZARI: Handikaplı maçlarda ancak balık tutarsın kardeşim...
...
SEYİRCİ: Fransa’dan Brest maçı ne olacak, bu konuda tavsiye istiyorum...
MURAT ÖZARI: Güzel kardeşim biz birazdan güzel maçlar vereceğiz onlara bak, Brest’i görsen bomba zannedeceksin...
...
SEYİRCİ: Ben Çorum’dan arıyorum, programınızı çok beğeniyorum...
MURAT ÖZARI: Çorum’dan Ayhan, biz de seni çok seviyoruz, lütfen sarı leblebi yolla...


bir film diyaloğu
-Savaşa karşısınız sanıyordum...
“-Haksızlığın olduğu yerde savaşa daima inanırım... Ama bir şeyleri değiştirmek istiyorsak bunun, trenleri raydan çıkarmak, ya da birini kılıçla kesmekten daha iyi yolları var...” (...Gandhi filminden)

Söz Market

(...Konunun uzmanlarından “Aşkın Tarifi”)

“-Erkeğin yaradılışında sevmek yoktu... Ona aşkı öğreten kadındır...”
(...Geraldy)
...
“-Sevilenin kusurlarını hoş görmeyen sevmiyor demektir...”
(...Geothe)
...
“-Aşk bir deniz, kadın onun kıyısıdır...”
(...Victor Hugo)
...
“-Aşk köprü kurmaktır. İnsanlar köprü kuracaklarına duvar ördükleri için yalnız kalırlar...”
(...Newton)
...
“-Her şey yok olup, O kalsa, benim varlığım gene devam ederdi; her şey kalıp da, O ortadan kaybolsa, evren bana büsbütün yabancı olurdu. Ben onun bir parçası olamazdım...”
(...Emily Bronte)
...
“-Mutlu aşkın yazılı tarihi yoktur...”
(...Denis de Rougemont)
...
“-Hayatta iki büyük trajedi vardır, sevdiğinizi kaybetmeniz ve sevdiğinizi elde etmeniz...”
(...Fischer)
...
“-Aşk duyarlı bir şey mi? Öyle kaba, öyle hoyrat ki, acıtır diken gibi...”
(...Shakespeare)
...
“-Demek sen, yalnız sevmeyi biliyorsun zavallı çocuk! Yaşamayı bilmiyor musun?...”
(...Arabella)


hayata dair
Neşe ektim içime... Hoşgörü, güven, sevgi ektim...
Almadan vermeyi, sevilmeden sevmeyi, paylaşmayı ektim...
Çılgınlık ektim, doğallık, bağışlama ektim içime...
Aşk ektim her hücreme... Coşku, heyecan, sessizlik ektim...
Tüm güzel fikirler sessizken geliyor bana...
Kabullenme ektim... Baş eğme değil... Olduğu gibi kabullenme...
Her gün yeni yeni endişelerle beslenen yeni korkular birikmişti içimde...
Mutluluklarımı, umutlarımı ne de çok ertelemişim...
O an bu ilgiyi onlara verseydim, her gün onları düşünüp birer umut daha ekleseydim, almadan verip, beklemeden sevseydim, her şeyden önce içimdeki sevginin ve gücün daha fazla farkında olsaydım böyle temizliklere ihtiyacım kalmazdı...
(...Edward Morrison)

itiraf reyonu
(...isim: cahit c. ...şehir: istanbul ...yaş: yirmi dört)
Çocukken mahkemede manevi tazminat kazanıldığında para alınmıyor sanıyordum...
Adı üzerinde “Manevi olarak 5000 TL kazandı” deniyordu ben de adamın gönlü ferahlıyor sanırdım...
Maddi olsa nakit olarak alırdı, manevi olduğuna göre yalandan bir rakam kafadan atıyorlar diye düşünürdüm...
Gerçeği öğreneli çok olmadı zaten...
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)


krampon
-TDK, “Hatayı hep başkasında aramak” söz öbeği için yeni bir kelime üretti: “Şustermek”...
...
-Basın Konseyi: “Türk basını ‘Barçaladı’ manşetleri konusunda kendi kendine yeten 7 ülkeden biri...”
...
Iverson: “Önümüzdeki maçta hedefim 3 sayı bulup hat-trick yapmak.”


temel’in yeri
Adamın biri kahveye gitmiş ve bir masaya otururken, şapkasını boş sandalyeye koşmuş...
Temel gelmiş ve pat diye adamın şapkasının üzerine oturmuş...
Adam sinirlenip bağırmış tabii;
-Niye şapkamın üstüne oturuyorsun be?...
“-Pardon, bir yere mi gidiyordun?...”

söz der ki
“-Üzülmekten korktuğum için sevmekten vazgeçtiğim güne denk geldi... Çocukluğumun son günü...”
(...Misketleri dereye fırlatırken ettiği müthiş S.Ö.Z.leri)

tuzaktan kumanda
(...KANALTÜRK / Telegol)
SERHAT ULUEREN: Yönetim başkandan izinsiz toplanıyor, kulüpte bir şeyler olduğu kesin...
AHMET ÇAKAR: ...Ve Adnan Polat böyle bir emercensi (emergency) durumda ortada yok...
ZİYA ŞENGÜL: Emercensi neresi Ahmet yaa?...


bir film diyaloğu
“-İşte kadınlar budur... Güzeldirler ama zehirleyerek öldürürler...”
(...Av Mevsimi filminden)

Söz Market

Nihat Doğan özüne döndü!
Müzik kariyerine “Ortamda şeklimiz olsun” amacıyla başlayan Nihat Doğan son yıllarda yaptığı politik içerikli şarkılarla hem kendini hem de dinleyicilerini üzüyordu.
Ancak kendisini “Halktan beslenmeli, güzel sözlerle ittirmeli, enfes saçlı türküreç” olarak tanımlayan Nihat Doğan “Siyaset falan bir yere kadar, biz yine halk adamıyız ve çok iyi bilirsiniz ki halk sevmeyi de seviyor, aşkı da seviyor. Hiç şüphesiz ki halkın bu sevgi gücü bizim hümanizmamızla birleşerek bizi çok daha üst katmanlara fişekleyebilecek barutu barındırıyordur” diyerek tekrar eski günlerine döndüğünü belirtti.

bir film diyaloğu
“-Önce kafasına sıkın, bu uyarıdır deyin... Bir daha yaparsa ayağına sıkarsınız...” (...Organize İşler filminden)

temel’in yeri
Temel büyük bir yangında, merdivenle ateşlerin arasına dalıp, genç bir kızı kurtarmış...
Halk kahramanı haline gelmiş... Kendisiyle röportaj yapan televizyon muhabiri sormuş;
-Efendim zor oldu mu?...
“-Evet... Yukarı çıkmadan önce, merdivenin başında arkadaşlarla mücadele etmek oldukça zordu...”


krampon
> Şampiyonlar Ligi’nde her maç jeneriklik golleri kalesinde gören Bursaspor, UEFA ile yayın gelirleri konusunda yeni bir anlaşmaya varmak üzere...
...
> Flaş Flaş.. Yeşil beyazlı yönetim, Batalla’nın formasını ve kramponlarını Bursaspor Müzesi’ne kaldıracaklarını açıkladı...
...
> Batalla’nın golünden sonra sevinen Turgay adını Turgay Şanlı olarak değiştirdi...
...
> Bahçeli: 10 gol Valencia’dan, 5 Manchester’dan, 1 Rangers’dan. Toplayın ne yapar? 16. Peki Bursa’nın plakası kaç? 16. Çıkartın 16’dan 16’yı.. 0 ve işte Bursa’nın yaptığı adam gibi transfer sayısı...
...
> Temsilcimiz Bursaspor’un Devler Ligi’ndeki tüm gollerini atan Batalla Şampiyonlar Ligi tarihine geçti...
...
> Muhtemel 3. Dünya Savaşı’nın torbaları belli oldu. 1. torbada ABD, Rusya, Çin ve son olarak ev sahibi ülkelerden Kuzey Kore bulunuyor...
...
> Bursa-Glasgow maçı öncesi Fenerium’da Rangers forma satışının başlamasına anlam verilemedi...


bir görüş
Takımlarımızın Avrupa’da aldığı sonuçlar sanırım Schuster’in “Türkiye’de 1960’lı yılların futbolu oynanıyor” sözünü doğruluyor...
Kendisi bu sözleri başka bir ülkede söylemiş olsaydı, “Adam haklı” denecekti...
Yenildiği maçtan sonra söyleyince; “Hadi canım, sen önce Konya’yı yen” deniyor...
Nasıl futbol oynanırsa oynansın, Türkiye Ligi’nden bir şampiyon çıkacak...
Ama Avrupa’da daha ne kadar rezil olacağız?...
Adam bize bir yeri gösteriyor, biz parmağının ucuna bakıyoruz arkadaş...


söz der ki
“-Herkesten kendisi gibi olmasını bekleyen insan, kendisinden başkasıyla geçinemeyecek insandır...”
(...Gerçekten ettiği müthiş S.Ö.Z.leri)


tuzaktan kumanda
(...TV 8 / Bay Tahmin)
FİKRET ENGİN: Fikirtepe’den Totti’nin sana bir sorusu var. Diyor ki; Murat Abi saçlarına jöle mi sürüyorsun limon mu?...
MURAT ÖZARI: Fikirtepe den Totti kardeşim, zeytinyağı sürüyorum...
Xxx
FİKRET ENGİN: Bu Galatasaray daha hangi maçı kazanacak bilmiyorum ki... Aklım hafızam almıyor yani...
MURAT ÖZARI: Fikretçim damperi patlamış kamyon gibisin bu akşam...

Söz Market

Üzüntü üzüntüyü doğurur...
Çünkü kaderden şikayet etmek suretiyle ızdırabınızı arttırıyor, daha şimdiden gülmek ümidini ortadan kaldırıyor, midenizin büsbütün bozulmasına sebep oluyorsunuz...
...
Bir dostunuz olsa, her şeyden acı acı şikayet etse, kendisini teselli etmeye, dünyayı ona başka şekilde göstermeye çalışacağınız muhakkak...
Neden kendiniz için kıymetli bir dost olmayasınız?...
...
Evet evet ciddi söylüyorum; insanın kendi kendini azıcık olsun sevmesi, kendine karşı iyi davranması lazım...
Çünkü her şey, çoğu zaman bir hadise karşısında takınacağınız tavra bağlıdır... (...Alain)


UHB / Uydurma Haber Bülteni
Herkes Halil Ergün olamaz!
Türk Kardiyoloji Derneği’nden dün sabah yapılan basın açıklamasında, Baba Evi’nden bu yana oynadığı dizilerde defalarca kalp krizi ve inme geçirmesine rağmen bir şekilde hep hayatta kalmayı başaran Halil Ergün’ün, kalp krizinin ciddiyetine gölge düşürdüğü belirtilerek, sanatçının diğer kalp hastaları için olumsuz bir örnek oluşturabileceğine dikkat çekildi.
Türk Kardiyoloji Derneği Genel Sekreterinin dernek adına yaptığı açıklamada, Halil Ergün’ün oynadığı dizilerde geçirdiği bunca travmaya rağmen ölmemesinin dünya tıp literatüründe “Ergun Rare Heart Syndrome” olarak anılan çok ender bir vaka olduğunu vurguladı.
Çok sayıda tıbbi araştırmaya konu olmuş, üzerine yüzlerce makale yazılmış bu vakanın diğer kalp hastaları için bir örnek olamayacağının altını çizen dernek yöneticileri, Halil Ergün’ün bünyesinin milyonda bir karşılaşılan bir vaka olduğuna dikkat çekerek, diğer kalp hastalarını kendilerini bu kadar şanslı görmemeleri konusunda uyardı.
(...Emoshus Bildirdi)


temel’in yeri
Sebze reyonuna bakan adam, satış görevlisi Temel’e bir lahananın yarısını almak istediğini söylemiş...
Temel lahanayı bütün sattıklarını, kesemeyeceklerini belirtmiş... Ancak adam yalnız yaşadığını ve koca lahananın kendisine çok geleceğini ifade etmiş...
Tartışma uzayınca Temel, “Sorumlu ile görüşmem lazım” demiş ve elindeki lahana ile market sorumlusu Dursun’un yanına gelerek anlatmaya başlamış;
“-Dursun abi yaa... Hıyarın teki gelmiş bıdı bıdı konuşuyor... Neymiş, bu lahananın yarısını almak istiyormuş...”
Dursun; sözkonusu müşterinin, Temel’in arkasında durduğunu görünce renkten renge girmiş ve kaş göz işaretleri ile uyandırmaya çalışmış...
Temel, dönüp arkasındaki adamı görünce, “Hah” demiş;
“-İşte bu beyefendi de lahananın öbür yarısını istiyor...”


bizim ora...
“Diyarbekirin gencleri senin ağzını cırar”
(...”Gündem” başlığıyla yayınlanan Azeri “Yeni Müsavat” gazetesi haberi)
PKK terror teşkilatının lideri, Bursa şeheri yahınlığındakı İmralı adasında ömürlük hebsde sahlanılan Abdulla Öcalan Diyarbekir şeherinin belediyye başganı Osman Baydemiri çoh sert tengid edir ve hedeleyir.
APA-nın Türkiye metbuatına istinaden verdiyi melumata göre, A. Öcalanın “Artıg silahlı mübarizenin vahtı keçir” deyen O. Baydemire öz vekilleri vasitesile gönderdiyi mesaj PKK-ya yahın “Fırat” heber agentliyinin saytında yayınlanır.
A. Öcalan vekillerine aşağıdakıları söyleyir:
“Bezen ele şeyler baş verir ki, şaşırıram. Osman çıhır, ona dehli olmayan bir mövzuda danışır. Deli oluram, söyleyecek söz tapmıram. Bunlar ahmagdır? Durub “Silahlı mübarizenin dövrü keçir” deyirsen. Silahlı güclerimiz olmasa sen o kresloda iki ay otura bilersenmi? AKP sene imkan verermi? Ne hagla bele çıhışlar edirsen? Sen Kürdüstanın en böyük şeheri Diyarbekirin belediyye başganısan, ancag kürdlerle zerre geder maraglanmırsan. Menim ağlıma bu gelir: Bu adam ya başga yerlere işleyir, hansısa güvvenin adamıdır ve sahta liderlik rolunu oynayır, yahud da media garşısında şou gösteren şoumendir. Men ele düşünürem...”


söz der ki
“-Sözler keser gibidir... Kıran veya düzelten tarafları vardır...”
(...Bardaktaki son yudumu içtikten sonra ettiği müthiş S.Ö.Z.leri)


Krampon...
> Schuster sözlerine açıklık getirdi: “Biz 40’ların futbolunu oynarken rakiplerin seçtiği dönemi etik bulmuyorum.”
...
> Boğazlı kazak üreticilerinden Arif Erdem’e sitem: “Futbolu çok erken bıraktın be abi...”
...
> Altın Portakal Film Festivali Komitesi, önümüzdeki yıldan itibaren “Youtube’da rekor kıran video” ve “Face’i sallayan video” kategorilerinde de ödül dağıtılacağını duyurdu...
...
> Beşiktaş taraftarının Quaresma aşkı, yerini karşılıklı sevgi saygıya bıraktı...


tuzaktan kumanda
(...STAR / Ertem Şener anlatımları)
-Onlar vurunca oluyor, biz vurunca olmuyor”
-Ivankov çöktü... Bursaspor çöktü... Ben de burada çöktüm... 3-0...
-Sergio Ramos rüyasında bile hücumu görüyor...
-Roberto Ayala bir bıçak sırtı gibi keskin...
-Nemanya Vidic TIR gibi güçlü kaplan gibi yırtıcı...
Komedi