4 Haziran 2010 Cuma

Söz Market



söz der ki
“-En büyük iyilik, bir kötülüğe engel olmaktır...”
(...Kulaklarda yankılanan müthiş S.Ö.Z.leri)

tuzaktan kumanda
(...ATV - Mavi Şeker)
ECE ERKEN: İstersen yunusla sen de yüzebilirsin...
SİNAN YILMAZ: Kuyruğundan mı tutacağım yüzerken?...
ECE ERKEN: Hayır, süzgecinden tutacaksın...
***
(...KANAL 1 - Şahane Çocuklar)
İNCİ TÜRKAY (Adile Naşit fotoğrafı gösteriyor): Tanıyabildin mi bakalım, bu kim?...
MİNİK AYŞENUR: Evet tanıdım... Anneannem...

kadınlar & erkekler
Akşam yemeği sırasında küçük çocuk babasına sormuş;
“-Baba kaç çeşit kadın vardır?...”
Adam şaşkınlık içinde cevap vermiş;
“-Yavrum 3 çeşit kadın vardır; Bayan yirmilerde kavun gibidir yuvarlak ve sıkı, otuz ve kırklarda armut gibidir güzel durur fakat biraz sarkıktır, elliden sonra ise aynı soğan gibidir...”
-Soğan gibi mi?...
“-Evet, siz onlara baktığınızda, onlar sizi ağlatır...”

temel’in yeri
Temel‘in sekreteri MSN’den sevgilisiyle yazışıyormuş...
Temel de oradan bir şeylerle uğraşıyormuş gibi yaparak yazılanları okumaya çalışıyormuş...
Kız son satırlara şunları yazmış;
“-Sevgilim şu anda meraklı patron yazdıklarımı okuduğu için sonra devam edelim...”
Temel atılmış;
“-Hiç de değil... Ben ne yazdığını okumuyorum...”

bizimkiler
(...Serdar’ın akıllara ziyan telefon konuşması)
SERDAR: Nee?... Hayri Amca öldü mü?...
ARKADAŞI: He yaa, hastaydı zaten, dün gece vefat etmiş...
SERDAR: Allah rahmet eylesin, siz nerdesiniz şimdi?...
ARKADAŞI: Ali’ler beni evden aldı, Hayri Amcalara doğru gidiyoruz işte...
SERDAR: Tamam, selam söyleyin...

bir film diyaloğu
“-Bu kâğıdın üzerinde ya beynin olacak ya da imzan...”
(...The Godfather filminden)

itiraf reyonu
(...isim: ahmed onur... şehir: bilinmiyor... yaş: hiç bilinmiyor)
Akşam servisiyle eve döneceğiz... Az vakit var, bekliyoruz...
Bu arada bir arkadaş servis aracıyla uğraşıyor ve aracın “Dörtlüleri” yanıyor.
Şoförümüz Mehmet Şerif, üzerimden tüm günün yorgunluğunu alan uyarısını yapıyor arkadaşa;
“-Oğlum dörtlemeleri kapat, dörtlemeleri...”

(...osoztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim)

hayata dair
Mark Twain bir Amerikan şehrine konuşma yapmaya gitmiş...
Programdan önce tıraş olmak için berbere girmiş...
Berberde müşterilerden biri;
“-Mark Twain adında biri gelmiş, kırkbeş dakika konuşma karşılığı yüz dolar alacakmış” diyerek hayretini belirtmiş...
Mark Twain koltuğundan cevap vermiş;
“-Kırk yaş+kırkbeş dakika bayım...”
***
Hazırcevaplılığı ile ün yapmış Mark Twain’e sormuşlar,
“İnsan ve hayvan arasındaki fark nedir” diye...
“Açlıktan ölmek üzere bulunan bir köpeği kurtarırsanız, sizi ısırmayacaktır” demiş Twain;
“İnsan ile köpek arasındaki başlıca fark budur...”
***
Amerika’da ziyafet şeklinde düzenlenen yemeklerde, ağzı laf yapan, dinletmesini bilen birkaç kişinin konuşması âdetmiş...
Böyle bir yemekte konuşan Mark Twain, yerine oturduktan sonra konuşmacı olarak sıra kendisinde olan bir avukat ayağa kalkmış ve ellerini cebine sokarak konuşmaya başlamış:
“-Mark Twain gibi profesyonel bir mizahçının bu kadar boş ve yavan konuşması size hayret vermedi mi?...”
Twain oturduğu yerden kalkarak müdahale etmiş:
“-Esas hayret verici olan bir avukatın ellerini kendi cebine sokuşu değil mi?...”

İğnelik

DEV ADIMLAR

İstemeli yürekten,
Bilmeli her siyasî...
Bu millete gereken,
Daha çok demokrasi!

İtibâr dışarıda,
Bu büyük millete hâs...
Tarihî başarıda,
Açık rejimdir esâs!

Gidemedik ileri,
Statüko ateşti...
Turgut Özal’dan beri,
Adımımız devleşti!..

Sefa Koyuncu
sefa.koyuncu@tg.com.tr


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Komedi