4 Haziran 2010 Cuma
Söz Market
söz der ki
“-Senin için ölürüm’ diyenden kaçın, ‘Senin için yaşarım’ diyene koşun...”
(...Sadece müthiş S.Ö.Z.leri)
tuzaktan kumanda
(...FOX - Su Gibi)
KADIN: Lan madem eve aş getirmeyecektin niye nikâh yaptın bana?...
ADAM (Telefonda): Bak gelmeyeyim oraya kafanı kırarım kafanı...
SONGÜL KARLI: Aaa... Bunları sonra konuşursunuz, peki hiç aşk kalmadı mı aşk?...
hayata dair
İnsanın kendisiyle konuşması neden bunca iyidir?...
Kendisinden hiçbir şey istemediği için mi?...
İçinde kin barındırmaksızın nefrette çok ileri gidebildiği için mi?...
Delice cesur olduğu ve bu yüzden kimseyi tehlikeye sokmadığı için mi?...
Başkaları üzerine, zaten içinin derinliklerinde saklamakta olduğu bir şeyi öğrendiği için mi?...
Kendi büyüklenmesine, onu bir oyuna dönüştürmeksizin yaklaşılabileceği için mi?...
Böyle yaptığı için böbürlenmeksizin, gerçeğin ta içinde olduğu için mi?...
Ne rica ettiği, ne de zorladığı, ne dengeli olduğu için mi?...
(...Elias Canettı)
temel’in yeri
Dilsiz Temel ve Dursun, yolda yine kendileri gibi dilsiz arkadaşları İdris’le karşılaşmışlar... İşaretlerle birbirlerine “Merhaba” dedikten sonra İdris sormuş;
“Hayrola... Çok yorgun görünüyorsunuz”...
Temel ve Dursun onaylar biçimde başını salladıktan sonra yine işaretle anlatmaya devam etmiş;
“-Ellerimiz ağırıyor... Dün gece sabaha kadar şarkı-türkü söyledik...”
bizimkiler
(...Bizimkiler’in akıllara zarar soruları)
ÖMER ABİ: Bu İkoncan, Nikon’un yeni fotoğraf makinesi mi?...
SERDAR: Bir aydır G-3 çıktı diye bağırıyorlar, ben onu askerde kullanmıştım...
FATİH (Çanakkale uçağını görünce): Vay be buradan Çanakkale’ye bile uçak mı kalkıyor?...
TURGAY (Küçük): Çift vuruşları üç vuruş olarak kullanabiliyorlar mı?...
kadınlar & erkekler
Eski Roma’nın ünlü generallerinden birinin eşi dünya güzeli bir kadınmış...
Kültürü, neşesi, ev sahibeliği üslubuyla benzeri güç bulunur bir “şahane kadın”... Boşanacakları haberi çıkmış, bütün Roma bu haberle çalkalanıyor... Yakın arkadaşları bir cesaret konuyu açmışlar:
“Eşin Roma’nın en güzel, en beğenilen, gıpta edilen kadını” diye başlamışlar...
Lafı birbirinin ağzından alarak dakikalarca övdükten sonra, sözü şu suale getirmişler...
“-Nasıl olur da ondan ayrılmayı düşünebilirsin?...”
General bacağını uzatarak:
“Çizmemi beğendiniz mi önce onu söyleyin bana” demiş...
-Çok güzel...
“-Tay derisinden yapılmıştır... Sicilya’nın en marifetli çizmecisi tarafından, kendi eliyle, benim için yapılmıştır... Bir benzerini bütün Roma’da bulamazsınız...”
“Belli” demiş arkadaşları; “Benzersiz derken de haklısın... Ama bunun, bizim sualimizle ne alakası var?...”
Arkadaşlarının merakını iki kelimeyle gidermiş general:
“-Ayağımı sıkıyor...”
bizim ora
(...Azeri Yeni Müsavat Gazetesi’nin domuz gribi haberi)
Donuz gripi kimi tanınan “A H1 N1” virusuna yoluhmuş ve Ağciyer Hestelikleri İnstitutunda müalice edilen heste artıg eve burahılır...
Hatırladag ki, Azerbaycanda “A H1 N1” virusu Böyük Britaniya’da ve Fransa’da seferde olmuş iki şehsde bir neçe gün önce aşkarlanmışdı.
Onlardan biri 43 yaşlı gadın Ağciyer Hestelikleri İnstitutunda, digeri 15 yaşlı yeniyetme ise 7 saylı yoluhucu uşag hestehanasında müalice edilirdi.
Sehiyye Nazirliyi resmisi adı açıglanmayan 15 yaşlı yeniyetmenin de veziyyetinin yahşı olduğunu bildirir.
İğnelik
KİMLİK NO
Bürokraside devrim,
Kulağa hoş geliyor...
Uygulansın görelim,
Arkası boş geliyor!
Ofise giriyorsun,
Belgesiz iş biraz zor...
Kimliği veriyorsun,
Fotokopi istiyor!
Bu işin kolayını,
Herkes bilip uymalı...
Kimlik no olayını,
Memurlar da duymalı!..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder