30 Mayıs 2010 Pazar
Söz Market
(...”Kadınlar nedir” başlıklı Efe Yamaç yorumu)
...
Kadınlar termostur:
Her tartışmayı ilk günkü gibi sıcak tutarlar...
...
Kadınlar kitaptır:
Korsanları hemen piyasaya çıkar...
...
Kadınlar sigaradır:
Zararlıdır ama bırakması zordur...
...
Kadınlar otomatik kapıdır:
Ne zaman çarpacağı belli olmaz ve her alış veriş merkezinde bulunur...
...
Kadınlar bebektir:
Önce konuşmasını istersiniz, sonra susmasını...
...
Kadınlar reçetedir:
Karmaşıktır, anlaşılması zordur, ama mecbur kalırsınız...
...
Kadınlar trafik canavarıdır:
Bir anlık dalgınlık hayatınıza mâl olur...
temel’in yeri
Temel, Dursun’la sohbet ediyor;
“-Dün gece ne olduğuna kesinlikle inanmayacaksın.”
-Ne oldu Temel?...
“-Dün gece kapı çaldı. Kapıyı açtım, şakır şakır yağmur yağıyor. Baktım ki kayınvalide kapının eşiğinde duruyor...”
-Sonra?...
“-Bana; ‘Bir iki gün burada kalabilir miyim’ diye sordu...”
-Sen ne dedin?...
“-Tabii ki dedikten sonra kapıyı kapattım...”
bir film diyaloğu
“-Tehlikeli birisi, çünkü doğruları söylüyor... Bu mahkeme bu duruşmalar yararsızdır. Çünkü hiçbir parmaklık onu tutamaz...” (...Manderlay filminden)
hayata dair
Gülümsediğinde güzelleşmeyen bir yüz hiç görmedim...
Kimi zaman içindeki o sessiz sese uzmanlardan daha fazla güven...
Aerodinamik yasalarına göre o tombul ve tüylü arının hiç uçmaması gerekiyordu...
Herhalde bunu ona hiç kimse söylemedi ki, uçuyor...
Dolayısıyla halatları çöz...
Güvenli limandan uzaklara yelken aç...
Rüzgarı yakala, araştır, düşle, keşfet...
Dalın ucuna gitmekten korkma, meyve oradadır...
Büyük adam büyüklüğünü, küçük adama davranışıyla gösterir...
Şans bukalemun gibidir...
Biraz zaman tanı, mutlaka değişecektir... (...A.Huxley)
itiraf reyonu
> (...osoztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim)
(...isim: tuğçe ...şehir: istanbul... yaş: onsekiz)
Genelde babamla dizi saatlerimiz hep çakışır...
Yine öyle olduğu bir gün... Biz ısrarla takip ettiğimiz diziyi açtırıyoruz...
Oradan geçen bir replikte adam, eczaneden bir şey alması gerektiğini söyler ve anında kanal değişir...
Zaten babam da diziye zor katlanmaktadır...
Biz de şaşkın bir ifadeyle babama dönerek; “Baba neden kanalı değiştirdin” diye sorarız...
Babam gayet sakin bir şekilde bize döner ve “Adam daha eczaneye gidip gelecek” diye cevap verir...
Oysa ilaçlar alınmış, çocuklar iyileşmiştir...
söz der kisöz der ki
“-Ucunda beklenti olmayan çalışma; insanı zengin de eder...”
(...Dudağın sadece bir tarafını ısırtan müthiş S.Ö.Z.leri)
bizimkiler
Mustafa Bilim Abi kızının mezuniyet törenine katılacağı için, o gün işe gelemedi...
Yerine aynı gün izinli olan Fatih Selek’i çağırdı...
Onu görenler şaşırarak sordu:
-Ooo, Fatih Bey, izin gününde sen buralarda?
“-Bilim Abi çağırdı, o gelemeyecekmiş de!..”
- Hayırdır?!..
“- Kızının yemin töreni varmış!..”
tuzaktan kumanda
(...ATV - Mavi Şeker)
KEKEÇOĞLAN: Ben cep telefonlarına indirimli tarife istiyorum...
ECE ERKEN: Sevgili seyirciler biliyorsunuz Kekeçoğlan kekeme bir arkadaşımız...
KEKEÇOĞLAN: Evet... Bu şu anda benim yanan bir karam...
GÜNEL: Kanayan bir yaram demek istedin galiba...
İğnelik
> AHA İRTİCA!..
Bu gerici tayfası,
İkiye bir zınk eder...
Silinince sayfası,
Hey! Durun ben geldim der!
Dikkat çeker yeniden,
Eskinin önemine...
Dönmek ister âniden,
DDT dönemine!
Teoriye verin son,
Bu komplosuz bir rica...
Nükseden komplikasyon,
Aha size irtica!..
> Sefa Koyuncu - sefa.koyuncu@tg.com.tr
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder