29 Mayıs 2010 Cumartesi

Söz Market



Mayınları temizleyelim diye başlayıp da. Ancak dedikten sonra gazel okuyanların...
Edebiyatları iyi. Daha doğrusu sesleri çok çıkıyor.
Matematikleri mükemmel.
Fakat...
Kimyaları bozuk.
Fizikleri zayıf.
Üstelik...
Mantıkları kötü.
Sosyologlarının aksini iddia etmelerine rağmen, söyledikleri gerçeklere aykırı.
Hem...
Dolaştıkları saha adı üstünde mayınlı saha. Aman dikkat etsinler. Dimyat’a pirince giderken, maazallah kolları bacakları kopup gidebilir.
Yazık olur.
Sonra demedi demesinler.

(...Mustafa Koç / Okur-Yazar)



temel’in yeri
(...Annesi Temel’e mektup yazmış)
Sevgili oğlum Temel,
Senin hızlı okuyamadığını bildiğim için bu mektubu yavaş yavaş yazıyorum.
Artık, senin büyük şehire gittiğin sırada yaşadığımız evde yaşamıyoruz.
Baban bir gazetede, insanların başına genellikle evlerinin 2 kilometre civarındaki bölgelerde kaza geldiğini okumuş; o yüzden taşındık.
Sana yeni adresi veremiyorum çünkü yeni evimizde bizden önce oturan hemşerilerimiz, taşınınca adresleri değişmesin diye cadde adını ve kapı numarasını söküp götürmüşler.
Bu evde garip bir çamaşır makinesi var.
Geçen gün içine 4 gömlek koydum çalıştırmak için duvardaki zinciri çektiğimden beri bir daha o gömlekleri görmedim.
Geçen hafta sadece iki kez yağmur yağdı. İlki üç gün sürdü, ikincisi ise dört gün.
Benden istediğin yeleği postaya verdim, ancak halan, o koca düğmelerle paketin çok ağır olacağını söyledi; o yüzden düğmeleri kopartıp yeleğin cebine koyduk.
Orada bulabilirsin. (...Ahmet Faruk Köse’den)


söz der ki
“-Hayat bisiklet gibidir... Binmeyi bilirsen seni taşır, bilmezsen sen onu taşırsın...”
(...Sadece ve sadece müthiş S.Ö.Z.leri)


tuzaktan kumanda
(...STAR - İzdivaç)

EVLENECEK AMCA: Eşim vefat etti ben de yalnız kaldım...
ESRA EROL: Eşinizden öldüğü için mi ayrıldınız?...


bir film diyaloğu!
“-Yanında duruncaya kadar, hedefimden ne kadar uzakta durduğumdan emin olamamıştım...”
(...Gattaca filminden)


hayata dair
Bir anı bir şarkı kıvılcımlandırabilir...
Bir hayali bir çiçek uyandırabilir...
Bir ağaç ormanı başlatabilir...
Bir kuş ilkbaharı müjdeleyebilir...
Bir gülümseme bir arkadaşlığı başlatabilir...
Bir tokalaşma bir ruhu canlandırabilir...
Bir kelime sevgiyi anlatabilir...
Bir gülüş sıkıntıyı alt edebilir...
Bir adım her yolculuğu başlatabilir...
Bir dokunuş şefkati anlatabilir...
Bir kalp neyin doğru olduğunu bilebilir...
Bir tek insan farkı bulabilir...

(...Anonim)

kadınlar & erkekler
Evlilik törenlerinde takılan yüzük yıllarla aşınıp incelince kadın memur kocasından yeni bir yüzük almasını istemiş, “Ama bu sefer pırlantalı olsun” demiş şımarıkça...
Birlikte gittikleri kuyumcu dükkânında tezgâhtar delikanlının önerdiği yüzükleri beğenmeyen kadın “Yaşlandım artık yavrum” demiş;
“-Gözlerim çok zayıfladı... Görebileceğim irilikte olsun taşları...”
Dükkânın köşesinde çaresizlikten büzülmüş kocaya yardımcı olmak için dönüp,
“Karıştırmak bana düşmez ama” demiş tezgâhtar,
“-Hanımefendi önce bir gözlük alsanız ve konuyu biraz daha ucuza çözseniz daha mantıklı olmaz mı?...”


bizimkiler
Spor Servisi’nin sayfa toplantısında konu G.Saray Başkanı Adnan Polat’ın Almanya’da top koşturan ikiz kardeşler Halil ile Hamit’in transferidir. Bilgehan da yorum yapar:
“-Halil iyi golcü de Hamit epey yaşlandı...”

iğnelik

> BABAYASA

Ha bu anayasayı,
Mıncıkladık çok kere...
Atamadık tasayı,
Varamadık bir yere!

Çare olmadı batsak,
Çağdaşlığı unuttu...
İleri adım atsak,
Ayağımızdan tuttu!

Güdük kaldı danamız,
Bundan hisse kapalım...
Hep ağladı anamız,
‘Babayasa’ yapalım!..

>> (...Sefa Koyuncu)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Komedi