7 Haziran 2010 Pazartesi
Söz Market
kadınlar & erkekler
(...“Erkeklerin Anlayamadığı Gerçekler” Maksude Yorulmaz’dan)
Erkekler, kadınların bazı durumlarda istediklerini çok zekice bir yolla yapabildiklerini bilmezler...
Her kadının istediklerini yaptırtmak için birbirinden kurnazca numaraları vardır...
Erkeklerin tahmin ettiği kadar saf bir kız yoktur...
...
Kadınlar birtakım şeyleri inanılmaz alttan alırlar...
Hiçbir erkek kadının alttan aldığının farkına varamaz...
Tartışmaların altyapısında genelde bu vardır...
...
Arabayı kadınlar kullanırken erkeklerin yaptıkları eleştirileri, kadınlar aslında duymazdan gelirler...
Kadınlar ehliyetlerinin çikletten çıkmadığını bilirler...
......
Erkekler, kadınlarla kavga ederken, güler yüz ve tatlı dille her şeyi halledebileceklerini bir türlü fark edemezler...
Bozulan ilişkilerdeki temel sorun kesinlikle güler yüz eksikliğidir...
tuzaktan kumanda
(...FOX TV - Kandıramazsın Beni)
VATAN ŞAŞMAZ: Kirpi ile yılan evlenirse ne olur?...
EBRU AKEL: Mutlu
olurlar...
VATAN ŞAŞMAZ: O da olur tabii de önce dikenli tel olurlar...
söz der ki
“-Akıl kalbin değil de, kalp aklın peşinden gitse, hiçbir aşk yaşanmazdı...”
(...Yazdıktan sonra şöyle geri durup “peh” dediği müthiş S.Ö.Z.leri)
temel’in yeri
-Temel, her yemekten sonra cebine bir kaşık koyuyormuş... Niçin?...
-Doktoru yemeklerden sonra bir kaşık almasını söylediği için...
...
-Milyarder Temel’in çocukları, derslerini villalarının bahçesinde yapıyormuş... Niçin?...
-”Zengin adamsın, çocuklarını dışarıda okut” dedikleri için...
...
-Temel, dolma kalemiyle mektup yazarken birden çok hızlı yazmaya başlamış... Niçin?...
-Dolma kalemin mürekkebi bitmek üzereymiş...
...
-Temel araba kullanırken sık sık cebinden küçük bir kâğıt çıkarıp okuduktan sonra tekrar cebine koyuyormuş... Ne yazıyormuş bu kâğıtta?...
-Gaz pedalı sağda... Fren solda...
bir film diyaloğu
“-Tatlı bakan bir çift göz adamı ipe bile götürebilir...”
(...Unutulmaz dizisinden)
bizimkiler
Uzun bir aradan sonra Engin Abi’yle
karşılaştık...
Eskiden rehberden numarası lazım olunca, kayınvalidesinin ismini bize sorardı...
İşte o konunun diyaloğu;
-Abi kaynananın ismini ezberledin mi?...
“-Yok yaa, gittikçe zorlaşıyor...”
-Şimdi nasıl buluyorsun?...
“-Eski Galatasaraylı futbolcu vardı ya?...”
-Evet, Cihan...
“-Hah, onunla bağlantılı bir
temenni var...”
-İki cihan saadeti...
“-Hah işte... Saadet...”
hayata dair
Övgü göstermekte hızlı davrananlardan sakının;
Karşılığında övgü beklerler...
Sansürlemekte hızlı davrananlardan sakının;
Bilmedikleri şeylerden korkarlar...
Sürekli kalabalıkları arayanlardan sakının,
Tek başlarına bir hiçtirler...
Ortalama erkekten, ortalama kadından sakının;
Kendileri tam sevemedikleri için,
Senin sevginin eksik olduğuna inanırlar...
Nefret ederler...
...Ve nefretleri parlak bir elmas
Bir bıçak, bir dağ, bir kaplan
Bir baldıranotu gibi mükemmeldir...
En usta oldukları sanattır nefret...
(...Charles Bukowski)
itiraf reyonu
(...isim: serkan ...şehir: bursa ...yaş: yirmi altı)
Benim “Personel” diyeceği yerde “Porselen” diyen, “Körlerle ağırlar birbirini sağırlar” diyen arkadaşlarım;
Ve “Damacana”ya “Tabancana” diyen bir annem var...
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)
İğnelik
CAN KARDEŞİZ
Bizler aynı târihin,
Coğrafyanın malıyız...
Bağlarımız çok derin,
Vefakâr olmalıyız!
Ortada bir haksızlık,
Varsa elbet düzelsin...
Bölücüye karşı çık,
Sen birlikte güzelsin!
Bin yıldır bu toprakda,
Türk Kürt biz kan kardeşiz...
Vatan da bir bayrak da,
Hem din hem can kardeşiz!..
> Sefa Koyuncu
sefa.koyuncu@tg.com.tr
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder