25 Mayıs 2010 Salı
Söz Market
hayata dair
Mesleğiniz ne olursa olsun; ister başkan, ister milletvekili, doktor, avukat, gazeteci, sanatçı, işçi...
Önemli olan önce insanın kendisine olan saygısıdır...
Bunun için de, disiplinli bir çalışma gerekiyor...
Disiplinli bir hayata girmeyi planlıyorsanız, öncelikle bunu beyin olarak istemek lazım...
Sıkılmadan şartları yerine getirmek içinse hemen pes etmek yok...
Başkaları yerine, kendinizi geçmeye çalışın...
Örneğin erken kalkamıyorsunuz...
Diyelim ki sabah dokuzda uyanıyorsunuz ama hedefiniz yedide kalkmaksa, yarım saat aralıklarla uykunuzu geri çekin ki vücut, dengesini bozmadan uyum sağlayabilsin...
(...Henry Kissenger)
temel’in yeri
Temel ve arkadaşları oturmuşlar birbirlerine bildikleri güzel fıkraları anlatıyorlarmış...
Bu böylece uzun bir süre devam etmiş... Ama sonunda bakmışlar ki bu çok uzun sürüyor ve hep bildikleri fıkraları birbirlerine anlatıyorlar...
Temel demiş ki, “Bundan sonra bildiğimiz fıkralara numara verelim. Anlatmak isteyince bu numarayı söyler, hep beraber güleriz. Böylece anlatma zahmetinden kurtulmuş oluruz...”
Hep beraber bunu uygulamaya başlamışlar... Gerçekten de çok eğlenceli geçiyormuş...
Günün birinde yanlarına Dursun gelmiş... Hemen atlamışlar, “Bir numara söyle de hepimiz gülelim” diye...
Durumdan haberdar olmayan Dursun kırmamak için “138” demiş...
Bir anda ortalık kopmuş, bütün arkadaşları delicesine kahkahalar atarak yerlerde yuvarlanmaya başlamışlar...
Uzun süren bir gülme krizinden sonra kendine gelen Temel, hayretle ne olduğunu anlamaya çalışan Dursun’a dönmüş;
“-Allah iyiliğini versin Dursun... İlk kez duyuyoruz, nerden bulursun böyle fıkraları?...”
söz der ki
“-Kadınların, birkaç damla gözyaşı kullanarak bütün duygularını anlatmakta eşsiz bir kabiliyeti vardır...”
(...Yine yaptı yapacağını dedirten müthiş S.Ö.Z.leri)
tuzaktan kumanda
(...FOX TV - 50 Sarışın)
YARIŞMACI: Ben evlenirken Mehmet Ali Bey çeyiz olarak bir çamaşır makinesi, bir bulaşık makinesi verir herhalde...
KAMER GENÇ: Ona gerek yok. Sizi bizim Tunceli’den seçmen kaydedelim. Çamaşır makinesi, bulaşık makinesi gelir hemen...
bir film diyaloğu!
“-Yalnızlık ömrüm boyunca peşimi bırakmadı... Her yerde; barlarda, arabalarda, kaldırımlarda, dükkanlarda... Ondan kaçmak için bir kişi bulamadım...”
(...Taxi Driver filminden)
itiraf reyonu...
(...isim: ali taşdelen...şehir: istanbul ...yaş: kırküç)
Dalgınlığıyla ünlü Mustafa arkadaşım, o gün her zamanki gibi müşterilerden sipariş
almak için evden çıkmış.
Uzun ve yoğun bir günün akşamında elinde bir sürü siparişle eve zor atmış kendini.
Tam istirahate çekileceği sırada bir yere uğraması gerektiği gelmiş aklına ve hemen dışarı çıkıp arabasına doğru yönelmiş fakat yerinde bulamamış.
Herkeste bir telaş başlamışlar aramaya, yok, bulamamışlar...
Son çare polisi aramaya karar vermişler araba çalındı diye.
Fakat bizim Mustafa birden bire soğuk bir ter dökerek kendine gelmiş.
Arabasını, en son uğradığı müşterisinin kapısında bırakıp taksiyle eve geldiğini hatırlamış birden.
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)
bizimkiler
Serdar, Ömer Faruk Abi’yi ziyarete gelen adama soruyor;
-Ne iş yapıyorsunuz?...
-Hakemim ben...
“-Hangi takıma bakıyorsunuz?...”
Göksel’le Ender konuşuyor;
Ender: Yani beğeniyorsun ama bunu kendisine söylemedin?...
Göksel: Evet abi... Polifonik benimki...
iğnelik
ASALA
Çok diplomat katlettin,
Bölücüyle kol kola...
Bir seri cinâyetin,
Fâilisin ASALA!
Akıtarak Türk kanı,
Girdin karanlık yola...
Sen ki Türk’ün düşmanı,
Değil misin ASALA!
Türkler soy kırdı dersin,
Kim inanır masala...
Soykırımda betersin,
Ermeni’sin ASALA!..
(...Sefa Koyuncu)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder