22 Eylül 2010 Çarşamba
Söz Market
Temel birkaç günlüğüne geldiği İstanbul’da Çemberlitaş’ı seyrederken yanına düzgün kılıklı biri gelmiş, “Muhteşem değil mi” diye söylenmiş...
Temel de “Evet, çok güzel... Nasıl yapmışlar, anlayamadım” diye cevap vermiş...
Adam Temel’in saf, temiz biri olduğunu çoktan anlamış...
“Basit, tohumu var, ekersin, biter... Ama oldukça pahalı” demiş...
Temel hemen fiyatını sormuş, sıkı bir pazarlıktan sonra bir miktar satın almış...
Köyüne döner dönmez tohumları ekmiş ve beklemiş...
Gel gör ki lahanaya benzer bir şeyden başka ortalıkta boy gösteren yokmuş...
Sonunda Temel toprağı kazıp incelemeye karar vermiş, lahanamsı bitkinin dibindeki havucu görünce dövünmüş;
“-Tüh be... Yazıklar olsun bana, tohumu ters ekmişim...”
bizimkiler
EMİN: Akınsu Abi maçın anasını ağlattı yine...
(...Akın Göksu Abi)
...
BİLGEHAN: Tülü Baba’nın türbesi var ya, onun orada?...
(...Telli Baba Türbesi)
...
SIRRI: Bizim hastanenin Meteoroloji Servisi’nde yatıyor...
(...Onkoloji)...
TALİP: Pasaport Şube’den çıkmış, Çekiç Kuvvet’te çalışıyor...
(...Çevik Kuvvet)
...
FATİH: Ooo... Çok foto-zenit çıkmışsın...
(...Fotojenik)
bir film diyaloğu
“-Herkesin iki eli var; tutmak için... İki kulağı var; duymak için... İki gözü var; görmek için... Peki neden tek kalbi var?...”
-Neden?...
“-Çünkü diğerini bir başkasında; bulmak için...”
(...Deniz Yıldızı dizisinden)
hayata dair
Başkalarına inancımız, kendimizde neye inanmak istediğimizi açığa vurur...
...
Dostun biri sana kötülük ederse, şöyle de:
“Bana ettiğini sana bağışlıyorum; ama kendine ettiğini, onu nasıl bağışlarım?...”
...
Köle misin; öyleyse dost olamazsın... Zorba mısın; öyleyse dostun olmaz...
...
Kendinizi kötü sevmeniz, yalnızlığı size zindan eder...
...
Büyük borçlar insanları değer bilmeye değil, kin beslemeye yöneltir...
...
Şöyle buyurur erdem:
“İlle de uşak olman gerekiyorsa, senden en çok yararlanacak kişiyi bul...”
...
Küçük bir iyilik, unutulmazsa, kemiren bir kurt olur çıkar...
...
Kimine göre yalnızlık, hasta insanın kaçışıdır... Kimine göre de, hasta insanlardan kaçıştır...
(...Friedrich Nietzsche)
söz der ki
“-Çekip gidenle sabredip bekleyen arasındaki uzaklık aynı değildir...”
(...Kontrolden çıkmadan önce ettiği müthiş S.Ö.Z.’leri)
tuzaktan kumanda
(...LİG TV - Futbol Gündemi)
SUNUCU: Bu aralar yendiğiniz takımın hocaları gönderiliyor?...
YILMAZ VURAL: Geçen hafta Hikmet Karaman, bu hafta Broos gitti... Kendimden korkuyorum valla, haftaya da Daum gitmesin?...
itiraf reyonu...
(...isim: camgöz ...şehir: istanbul ... yaş: otuz iki)
Mahallemize yeni birileri taşınmıştı... Yaşıtımız olan çocukla arkadaş olup, kaynaştık...
Her akşam köşebaşında sohbet ederdik...
Bir gün sokağın başından gelen güzel kızı görünce, “Afete bak” dedim... Çocuk kıpkırmızı oldu, “Abi o benim kardeşim” dedi...
Ben de kızın arkasından gelen yaşlı teyze için söylediğimi belirttim... Ben de inanmadım, o da... Yıllardır unutamadığım olay öylece kapandı...
Ama ben o çocuğu görünce hâlâ utanırım...
> (omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)
İğnelik
> ŞEHİDE SAYGI
Askerde şehid olan,
Canlar bizim canımız...
Şehid yurdu bu vatan,
Akan bizim kanımız!
Lâkin bu kışkırtmalar,
Maksatlı birer fitil...
Şehidleri istismâr,
Kimsenin haddi değil!
Kararlılıkta kaygı,
Da’vayı yitirmektir...
Şehide asıl saygı,
Terörü bitirmektir!..
Sefa Koyuncu
sefa.koyuncu@tg.com.tr
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder